Boş bir anımda internette dolaşırken, girdiğim kadın sitelerinin ana sayfalarında ve her yerde pembe kurdele görmeye başladım ve anladım ki; mamografi ayı gelmişti ve sonra Bakırköy meydanda belediyenin hizmeti olarak afişe edilen mamografi broşürleri gördüğümü anımsadım…
Mimik yaptım… Düşündüm!
Bu sefer bilinçli olarak internetten araştırmaya başladım. Meme kanseri belirtilerine takıldım ve tekrar baktım.
Bunlardan bir tanesi de meme başından gelen akıntılar idi.
Bir seferinde emziklilik dönemi haricinde, mememden süt geldiği olmuştu da bunun ne anlama geldiğini o zaman için bilmiyordum.
Üzerinde de durmadım ama şimdi kafamı kurcaladı, en azından bir bakayım deyip, Google’a ‘’ meme başı akıntıları ‘’diye yazdım.
Karşıma birçok başlıklar ve linkler, cerrahların isimleri çıktı. Bu linklerden çoğunda meme başı akıntıları ve tedavisiyle ilgili Prof.Dr.Ömer Bender adlı bir doktorun adı geçiyordu.
Ve linkleri sırayla okumaya başlayınca; Tıp dünyasında çığır açan, yeni bir yöntemle meme başı akıntılarının derinlemesine incelenip, araştırıldığını, nedeninin saptandığını ve tedavi edilebildiğini, adına Duktoskopi denilen bu uygulamanın Prof.Dr. Ömer Bender tarafından ülkemize kazandırıldığını öğrendim. Bu uygulamayı derinlemesine okuyup araştırdım.
Ve gurur duydum.
Duktoskopinin meme başından süt kanalı içine çok ince çaplı mikroendoskopla girerek, süt kanallarının içinin gözle görülmesini sağlayan bir endoskopik inceleme yöntemi olduğunu, bu yöntem sayesinde meme başı akıntılarının nedeninin anlaşılabildiğini... Gerektiğinde enfekte kanalların yıkanıp temizlendiğini ve akıntının tedavi edildiğini, hatta bazı akıntıların nedeni olan intraduktal papillom denilen iyi huylu tümörlerin incelenerek kanser hücresi barındırıp barındırmadığının bu işlemle anlaşılmakta olduğunu...
Ayrıca işlem esnasında; intraduktal papillom(süt kanallarının içindeki küçük iyi huylu tümörcükler) adı verilen bu oluşumların bazılarının ameliyatsız olarak süt kanalı içimden çıkartılabildiğini, çıkartılamayanların ise ameliyatla çıkartılabilmesi için yerlerinin işaretlenerek ameliyatın başarı oranlarını çok artırdığını...
Meme başı akıntısına neden olan oluşumlarım çok küçük boyutta oldukları için, klasik teşhis yöntemleri mamografi, ultrason ve MR ile görüntülenemediğini ve teşhis edilemediğini... Dolayısıyla kanserli hücrelerin gözden kaçıp, hastanın ileri evlerinde ancak kitle oluşumunun varlığı ile tespit edilebildiği ve bununda erken teşhisi ve tedavideki başarıyı ötelediğini öğrendim!
Oysa duktoskopi sayesinde süt kanalı içindeki oluşumların gözle görülerek teşhis edildiği, meme başı akıntısına neden olan kanserlerin bu sayede erken evrede yakalanabildiğini anladım.
Bu yöntem ortaya çıkmadan önce hastaların %50-60’ı gereksiz yere ameliyat ediliyormuş… oysa bu işlemin bulunup uygulanmasından sonra ameliyat gereken ve gerekmeyen hastalar doğru olarak ayrılabildiği için gereksiz ameliyatlar engellenebiliyormuş. Dahada önemlisi hastaların önemli bir kısmı ameliyatsız tedavi edilebiliyormuş. Bu yöntem sayesinde süt kanallarında papillom olan hastalar
Duktoskopi yapmaksızın gerçekleşen operasyonların sayısı günümüzde o kadar fazla ki; bunun nedeninin hekim- hemşire ve sağlık çalışanlarının önemli bir kısmının ülkemizde bu yöntemin uygulandığından benim gibi habersiz olduğundandır diye düşündüm!
Dünyada ilk defa 2009 da Prof. Dr. Ömer Bender hocamızın buluşu olan bir yöntemle süt kanalı içindeki intraduktal papillomlar ameliyatsız olarak meme başından endoskopik yöntemle çıkartılmış. Bu işlem dünyada büyük yankı uyandırmış, bu duktoskopi yöntemiyle ilgili sayısız konferansa ve bilimsel çalışmalara davetli olarak katılmış ve birçok sunumlarda bulunmuş, TV ‘de ve diğer görsel medyada, yazılı basında bununla ilgili birçok haber yayınlanmış… Ayrıca davet edilen birçok ülkede birincilik, para ve onur ödülleri almıştır.
Dünya çapında bir ilk olan bu Duktoskopi ile ameliyatsız papillom çıkartma yönteminin mucidi ve uygulayıcısı olan Prof. Dr. Ömer Bender hocanın biyografisini araştırdım;
- Prof Dr. Ömer Bender; 1959 yılında Trabzon’da doğmuş…
- 1982 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesinden derece ile mezun olmuş…
- 1988 yılında Genel Cerrahi Uzmanı olmuş
- 1999 yılında Sağlık Bakanlığının açtığı Klinik Şef ve Şef Yardımcılığı sınavını birincilikle kazanmış
- 2003 yılında, çalışmalarını Meme ve Endokrin Cerrahisi alanında yoğunlaştırarak; 2005 yılında Türkiye’de ilk kez meme başı akıntılarında Duktoskopi (süt kanalları endoskopisi) uygulamaya başlamış ve günümüze kadar 1000’in üzerinde duktoskopi işlemi yapmış. Halen ülkemizde bu yöntemin tek klinik uygulayıcısı olarak da çalışmaktadır.
- 2009 yılında YÖK Genel Cerrahi Doçenti unvanını kazanmış.
- 2011 yılında ABD, Meme Kanseri konulu bilimsel araştırma yarışmasında 1. seçilerek, 20.000 USD ödül kazanmış,
- 2012 yılında Okmeydanı E.A.Hastanesinde Genel Cerrahi Öğretim Görevlisi olarak çalışmaktayken, tam gün yasası nedeniyle devlet hizmetinden ayrılarak,2012 yılında Yeni Yüzyıl Üniversitesinde öğretim görevlisi olarak çalışmaya başlamış.
- 2015 yılında Yeni Yüzyıl Üniversitesi’nde Genel Cerrahi Profesörü unvanını kazanmış,
- Ulusal ve uluslararası bilimsel dergilerde yayınlanmış ve kongrelerde sunulmuş sayısız bilimsel araştırma makalesi varmış.
Tıp Dünyasında çığır açan bu tedavi, kimi teşhis yöntemi Duktoskopi ile Pof. Dr. Ömer Bender’i hem bir sağlık çalışanı, hocası ve bir kadın olarak kutluyor, kadın sağlığını korumayı, tedavi etmeyi amaçlayan bu buluşuyla ve diğer alanlardaki çalışmalarında başarılarının daim olmasını diliyorum.
Bu yazıyı hazırlayıp paylaşmamın nedeni; yeni bir yıla girerken yazan bir toplum lideri olarak, meme başı akıntıları olan kadınlarımızın çok fazla doktor muayenehanelerini dolaşmadan, olumsuz sonuçlara sebebiyet verebilecek olan zaman faktörünü atlamadan Ve kısa yoldan, Gereksiz ameliyatlardan ve biyopsilerden ve stresten arınıp kısa sürede sağlıklarına kavuşma olanakları olduğuna dikkat çekmem içindir!
Son olarak, bu buluşun (Duktoskopinin) meme başı akıntısı olan kadınlar adına harika bir olgu olduğunu; Benim gibi ameliyat fobisi olup, kaçınma davranışı gösteren ve çoğu kez mevcut durumu geciktirerek, kötüleştiren mâlum bir finalin kaçınılmaz olumsuzluklarını vurgulamak istedim.
Böyle önemli bir başarının mucidi olan hocaya nasıl ulaşabileceğimizi araştırdım ve sizlerin konuyla ilgili şu an da ya da gelecekte bir sorun yaşadığınızda kolayca ulaşabilmeniz için adresini aşağıya yazdım.
Prof. Dr. Ömer Bender
Tel : 0 212 274 50 60
Gsm : 0 532 234 28 58
E-mail : omerbender@hotmail.com
Adres : Latilokum Sok. No: 15 D: 3 Mecidiyeköy / İST ( Polis Karakolu Yanı )